|
|
 |
KÖY ÇEŞMELERİ

ÇEŞMELERİN TÜRK KÜLTÜRÜ İÇERİSİNDEKİ YERİ
Anadolu da gelişen Türk Kültürü içerisinde çeşmelerin önemli bir yeri vardır.Tarihte de devlet adamlarının ve padişahların çokça çeşme yaptırdıkları görülmektedir.Selçuklulara ait Sivas-taki GÖK MEDRESE ÇEŞMESİ, İstanbul-da bulunan Mimar Sinan-ın TOPHANE SEBİLİ ve III.AHMET ÇEŞMESİ bunların en ünlü olanlarıdır.Anadolu insanı hem insanlar hem de evcil ve yabani hayvanlar için her su kaynağının başına hayrat olarak çeşme yapmış ve bunun çok sevabı olduğuna inanmıştır.Bu gelenek ve inanış halen devam etmektedir.
Tarihte devlet adamlarının yaptırdıkları çeşmeler birer sanat harikasıdır.Tarihi camilerimizin yanında yaptırılan ŞADIRVANLAR bulunur.Bunlar çok köşeli, etrafı sütunlar ve şebekelerle çevrili, üstleri ise kubbelidirler.Camilerin önemli bölümlerinden sayılmışlardır.Köy çeşmelerimiz ise belki mimari tarzda birer sanat eseri olmasalar bile edebiyatımızda, şiirlerimizde, türkülerimizde ve aşklarımızda geniş yer tutmuşlardır.Halk hikayelerinin ve halk şiirinin içerisine gizlenmişlerdir.Örneğin:
Çeşme-i hurşidden her dem zülal feyz iner
Hacet olsa merkadün tecdid eden mi mara su.
FUZULİ
Teşneganım çak çak olmuş leb-i hahışgeri
Çeşme sar-ı merhametle bir içim su kalmamış.
NABİ
Aman çeşme, canım çeşme,
Muhammed-i görmedin mi?
İLAHİ
Susadım çeşmeye varmaz olaydım,
Elinden bir tas su içmez olaydım.
ŞARKI
Köy çeşmeleri köy çevresinde bulunan su kaynaklarının borularla köy içerisine getirilmiş köyün ortak malı olan değerlerdendir.Boru icat edilmeden önce “KÜNK” adı verilen topraktan yapılarak pişirilmiş borular kullanılmaktaydı.Çeşmeler köyün büyüklüğü ve su kaynağının çokluğuna göre adetleri değişmektedir.Köyün kadınları ve kızları köy çeşmelerinden sabah ve akşamları su doldurmak için giderler.Orada bir birlerinin halını hatırını sorar, köyde ne olup bittiyse haber alınır, biraz da dedikodu yapılır.Çoğu köy gençleri çeşme başında gördükleri kızlara aşık olurlar.Köylü kızları sevgilisini veya yavuklusunu görebilmek için sık sık çeşme başına giderler.İşte bu gibi olaylar halk hikayelerinde kullanılan konulardır çeşmelerle ilgili.Yani köy çeşmelerimiz sanatımız,edebiyatımız ve yaşantımızla iç içedir.
Akyamaç köyünde de köy çeşmeleri halen mevcut olup halk halen buraları kullanmaktadırlar.
Köy ardında bir tane, Köy içinde Mehmet ARAL ın yaptırdığı bir çeşme(Şu anda zannedersem kullanılamamaktadır), Köy girişinde iki adet, Okul bahçesinde bir adet, Karşı mahallesinde bir adet olmak üzere altı adet çeşme bulunmaktadır.Halk bu çeşmelerden içme, hayvan sulama ve bahçe sulamada faydalanmaktadırlar.Köy çevresinde İNCEPINAR,ARMUTÇUKURU ve KÜKÜRT mevkilerinde çeşmeler mevcuttur.
|
|
 |
|
|
|
|
1- m_emlik@hotmail.com
2-muratemlik1962@gmail.com
|
|
Böylece Meryem, çocuğa gebe kaldı ve onunla uzak bir yere çekildi.
MERYEM SURESİ-22
Doğum sancısı onu bir hurma ağacına yöneltti. “Keşke bundan önce ölseydim de unutulup gitmiş olsaydım!” dedi.
MERYEM SURESİ-23
Bunun üzerine, hurma ağacının alt yanından (bir ses) ona şöyle seslendi: "Üzülme! Rabbin senin alt yanında ufak bir dere akıttı;
MERYEM SURESİ-24
Şimdi hurmanın gövdesini kendine doğru silkele, taze hurma dökülsün.
MERYEM SURESİ-25
Sonra da ye, iç: gözün aydın olsun! Ve eğer insanlardan birini görürsen ona de ki: "Ben O sınırsız rahmet Sahibi için, (bir süre) konuşmaktan kaçınmaya ahdettim; bu yüzden bugün insanlardan kimseyle konuşmayacağım".
MERYEM SURESİ-26
Ve bir süre sonra, çocuğuyla beraber, kavmine döndü. "Ey Meryem!" dediler, "Sen, gerçekten, tuhaf bir iş yaptın!
MERYEM SURESİ-27
HZ.İSA'NIN DOĞUM GÜNÜNÜ ARALIK VEYA OCAK AYINDA ARAYANLARA KUR'AN HAYKIRMAKTADIR :
"EY İNSANLAR ! İSA FİLİSTİNDE DÜNYA YA GELDİĞİNE GÖRE, O MEMLEKETTE HURMALAR TEMMUZ SONU İLE AGUSTOS AYI İÇİNDE OLGUNLAŞMAKTADIR. HZ.MERYEM DOĞUM İÇİN TAZE HURMA YEDİĞİNE GÖRE İSA'NIN DOĞUMU MUTLAKA BU AYLARDADIR. AYRICA DOĞUMDAN ÖNCE TAZE HURMANIN DOĞUMU KOLAYLAŞTIRICI ETKİSİNİN DE OLDUĞU BU AYETLERDEN ÇIKMAKTADIR.BURADAN DA TIP DOKTORLARINA BİR ARAŞTIRMA ÖDEVİ ÇIKMIŞ OLSUN |
|
|
 |
|
|
|
|